Müslümanlar
arasında kurulan kardeşlik bağı diğer tüm dünyevi bağların
üstündedir.Bu bağ iki tarafa da sorumluluklar yükler bu sorumlulukları
hadis ve ayetlerle bize öğütlemiştir Peygamberimiz (asm)... Mümin kardeşini
ancak Allah için sever,ziyaret eder ve yine Allah rızası için kardeşini terk edebilir.Hayırlı işlerinde kardeşinin yar
ve yardımcısı olur, kötülüklerde ise en büyük engel ve uyarıcısı
olur.Kardeşi kötülüğe düştüğü zaman onu yüz üstü bırakıp gitmez,onu günaha teslim etmez, günah ve şeytan ile kardeşinin arasında kalkan olur.Davet ettiğinde icabet eder,selam verdiğinde karşılık verir, üzüntüsüne de sevincine de ortak olur.Dili döndüğünce kardeşine nasihat eder, iyiliği emreder kötülükten sakındırır, ona karşı ayna gibi olur iyiliğini abartmaz eksiğini kırmadan gösterir. Kardeşim deriz karındaştan öte. Sadece kan bağı değildir bizi birleştiren, bir de kardeşlik bağı vardır. Bu kardeşlik, karındaşlıktan daha ötedir.
Kardeşlik Yaratan'ın bakışıyla sevmektir.
Kardeşlik, yalnızca aynı sevgiyi paylaşmak değildir; sevgiyi onurlandırmaktır. Yağmurun getirdiği rahmet gibi bir birine rahmet olmaktır.
Kardeş duygular, Peygamber sünnetidir.
Kardeşlik Habîb-i Ekrem'in pırıltısını almak için, göz göze salât ü selâm getirmektir. On dört asır sonrasına uzanan bir vefâdır kardeşlik, Efendimiz (ASM)’ dan kalan bize.
Kardeşlik "bir” yerine, "bin”ler olmaktır. "İyyâke na'büdü” derken, yürek safında milyonları kucaklamaktır, asla kaybetmemektir sevgi bağını!.. Ümmet olmak kardeşliğini yaşamaktır, her Fâtiha'da. Fâtiha'ya yazılan kutsî kardeşlikten gayrı düşünmemektir.
Her gün kırk kere bunun sözünü veririz Rabbimize.Susuzluktan kavrulan dudaklar su isteyince, susayan kardeşini kendine tercih eden Hâris, İkrime gibi kavruk bir nefesle Allâh'a can sunmaktır. Ortada üç şehit beden, bir de su kalmıştır. Çöle hayat verecek olan, bu bir testi sudur.
Kardeşlik, mâtemlerin civârını mesken seçmektir. Yamalı elbiseyle gezen Peygamberler Sultanı'nı hatırlayıp dam altlarında, yıkık vîrânelerdeki mahcup edâlı gariplere gönülden sıcacık "Kardeşim!..” diyebilmektir. Gözyaşlarını silmektir, çıplak el ve ayaklarını gönlüne koyup muhabbet ateşiyle ısıtabilmektir.
Bir teselli olmaktır.Dert ortağı arayanların sığınağı olmaktır, Hazret-i Ali gibi.Hz.Ali Buyuruyorlar ki:
"-Şu iki şeye sevindiğim kadar hiçbir şeye sevinmem. Bir kardeşimin sıkıntısının benim vesilemle düzelmesi, derdi olan kimsenin gelip benden yardım istemesi..
Fırtınalı denizlerde sığınılacak bir liman olabilmektir.
Kardeşlik, elinde vereceğin bir şeyin kalmasa da gönül alıcı bir söz söylemektir. Bir tebessümle hüznünü dağıtabilmektir kardeşinin...
Bombalar kucağında, yanarken ocaklar; sofrada her lokmayı sorgulamaktır. Lezzeti bırakıp, karın tokluğuna yaşamaktır.
İnce ruhların süzgeçlerindeki rikkat gibi en kibar cümlelerle seslenmek, yüreklerini şenlendirmektir "kardeşim” dediğinin.
Kardeşlik; ayağına bassa da kardeşin ayağının altını incitmek sancısını çekmektir.
Kardeşinin gafletini körükleyen bir dev aynası değil, hataları hayra tebdîl eden bir pusula olabilmektir. Bazen gözden düşen sözler vardır. Kardeşin kardeşe dili uzanmaz, ama olur ya bazen dil, yılan olup soktuğunda, dudaklarından kan aksa da zehri yutup, gülebilmektir.Kardeşin, kardeşe heyecanı vardır. Bir başkadır paylaşmanın tadı. Kullukta kardeşlik, hizmette kardeşlik başkadır.
Saçına ak düşende, fâniliğin koynuna usulca sokulurken, sonsuza uzanan saâdete ermek için beraber Allah rızasını aramaktır her köşede...
Kardeşlik karındaşımdan öte. Ana, baba, özge yârim... Ama kardeşlik candan ziyâde!..
Allah Rasûlü buyurur ki: "-Kıyamette kardeşlik candan özge! Herkes telâş içindeyken, evlât medet umunca ana-babasından, onlar bir o yana, bir bu yana kaçışırlar. O zaman sâlih bir kardeşi, kendi sevaplarını bağışlayıverir kardeşine; ben yandım, sen yanma!” diye... Allah, kendi uğruna fedâ edilen canlara, cennetini gösterir.
Kardeşlik Yaratan'ın bakışıyla sevmektir.
Kardeşlik, yalnızca aynı sevgiyi paylaşmak değildir; sevgiyi onurlandırmaktır. Yağmurun getirdiği rahmet gibi bir birine rahmet olmaktır.
Kardeş duygular, Peygamber sünnetidir.
Kardeşlik Habîb-i Ekrem'in pırıltısını almak için, göz göze salât ü selâm getirmektir. On dört asır sonrasına uzanan bir vefâdır kardeşlik, Efendimiz (ASM)’ dan kalan bize.
Kardeşlik "bir” yerine, "bin”ler olmaktır. "İyyâke na'büdü” derken, yürek safında milyonları kucaklamaktır, asla kaybetmemektir sevgi bağını!.. Ümmet olmak kardeşliğini yaşamaktır, her Fâtiha'da. Fâtiha'ya yazılan kutsî kardeşlikten gayrı düşünmemektir.
Her gün kırk kere bunun sözünü veririz Rabbimize.Susuzluktan kavrulan dudaklar su isteyince, susayan kardeşini kendine tercih eden Hâris, İkrime gibi kavruk bir nefesle Allâh'a can sunmaktır. Ortada üç şehit beden, bir de su kalmıştır. Çöle hayat verecek olan, bu bir testi sudur.
Kardeşlik, mâtemlerin civârını mesken seçmektir. Yamalı elbiseyle gezen Peygamberler Sultanı'nı hatırlayıp dam altlarında, yıkık vîrânelerdeki mahcup edâlı gariplere gönülden sıcacık "Kardeşim!..” diyebilmektir. Gözyaşlarını silmektir, çıplak el ve ayaklarını gönlüne koyup muhabbet ateşiyle ısıtabilmektir.
Bir teselli olmaktır.Dert ortağı arayanların sığınağı olmaktır, Hazret-i Ali gibi.Hz.Ali Buyuruyorlar ki:
"-Şu iki şeye sevindiğim kadar hiçbir şeye sevinmem. Bir kardeşimin sıkıntısının benim vesilemle düzelmesi, derdi olan kimsenin gelip benden yardım istemesi..
Fırtınalı denizlerde sığınılacak bir liman olabilmektir.
Kardeşlik, elinde vereceğin bir şeyin kalmasa da gönül alıcı bir söz söylemektir. Bir tebessümle hüznünü dağıtabilmektir kardeşinin...
Bombalar kucağında, yanarken ocaklar; sofrada her lokmayı sorgulamaktır. Lezzeti bırakıp, karın tokluğuna yaşamaktır.
İnce ruhların süzgeçlerindeki rikkat gibi en kibar cümlelerle seslenmek, yüreklerini şenlendirmektir "kardeşim” dediğinin.
Kardeşlik; ayağına bassa da kardeşin ayağının altını incitmek sancısını çekmektir.
Kardeşinin gafletini körükleyen bir dev aynası değil, hataları hayra tebdîl eden bir pusula olabilmektir. Bazen gözden düşen sözler vardır. Kardeşin kardeşe dili uzanmaz, ama olur ya bazen dil, yılan olup soktuğunda, dudaklarından kan aksa da zehri yutup, gülebilmektir.Kardeşin, kardeşe heyecanı vardır. Bir başkadır paylaşmanın tadı. Kullukta kardeşlik, hizmette kardeşlik başkadır.
Saçına ak düşende, fâniliğin koynuna usulca sokulurken, sonsuza uzanan saâdete ermek için beraber Allah rızasını aramaktır her köşede...
Kardeşlik karındaşımdan öte. Ana, baba, özge yârim... Ama kardeşlik candan ziyâde!..
Allah Rasûlü buyurur ki: "-Kıyamette kardeşlik candan özge! Herkes telâş içindeyken, evlât medet umunca ana-babasından, onlar bir o yana, bir bu yana kaçışırlar. O zaman sâlih bir kardeşi, kendi sevaplarını bağışlayıverir kardeşine; ben yandım, sen yanma!” diye... Allah, kendi uğruna fedâ edilen canlara, cennetini gösterir.
Kardeşim” diyorum, karındaşımdan öte!..
Kardeşim” diyorum kendimi bildiğimden öte...
Kardeşim” diyorum kendimi bildiğimden öte...
Kardeşim” diyorum candan özge, candan ziyâde...
Yorumlar