Ana içeriğe atla

Hayırlı Cumalar


"Allah'ım,bize değiştiremeyeceğimiz şeylere katlanmak için sabır,değiştirebileceğimiz şeyleri değiştirmek için cesaret,bu ikisini birbirinden ayırt etmek içinde akıl ve feraset ver"
B.NİEBUHR

İşte belkide hepimizin hayatını kurtaracak,hepimizin hemen yanıbaşında,avucunu açtığında tam ortasında olması gerekecek o muhteşem dualardan birisi....
Rabbim sana sonsuz şükürler olsun,dua kapısı denilen bir kapıyı sonsuza kadar açık bıraktığın için...
Ya olmasaydı!!!!
Ya çaresizliğimin en ağulu yerinde,tükenmiş umutların tamda bitim noktasında,dizlerimin üzerine çöküpte başımı iki elimin arasına aldığım bedenin tükendiğinde, YA RABB!!!!
YA RABB!!!!!!Diyerek ellerimle beraber sana ruhumu açamasaydım....
Böyle bir günün akşamında kime şükredeceğini bilmek, feraset sahibi insanlardan olabilmeyi istemek,zerre kadar kötülüğün mutlaka karşılığının olacağı,zerre kadar iyiliğinde mutlaka karşılığı olduğuna inarak yaşamak;işte gerçek mutluluk gerçek huzur bu olsa gerek.
YA RABB!!!Aç semaları bize,dua kapılarını kapatma.Aç gönüllerimizi sana, merhametinle kuşat şu zavallı bedenlerimizi ve sel olup akan şu göz yaşlarımızla temizle ruhlarımızı...
Temizleki sana tertemiz ağızlarla,tertemiz beldelerde ,Duyufur-Rahman(Allah'ın misafiri) olup,yakaralım.birbirimizin derdiyle dertlenip dualar edelim,kimbilir biryerlerde dua eden birileride bizleri hatırlar çaresizliğimizde!!!
Dualarda buluşmak dileğiyle!!...Hayırlı Bereketli Cumalar

Yorumlar

PaSaSofraM dedi ki…
Allah razi olsun güzel paylasim,
Sizinde cumaniz mübarek olsun ins.
F.Zehra (2563) dedi ki…
Amin Rabbim sizdende razı olsun zahmet edip okuduğunuz için.Selam ve dua ile...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Elhamdülillah Alâ Külli Hal

" Elhamdülillah Alâ Külli Hal - Her Halimiz İçin Allah'a Hamdolsun" SEN'den gelene, gelmeyene; Ne şekilde belirlemişsen kaderime, bu oyundaki biçtiğin rolüme, yürekten kocaman bir EYVALLAH ! .. Hz.Mevlana (ks)  

Kıymet Bilene

"Sevdiğin şeylerin sorumluluğunu almazsan, onları kaybedersin..."  Üstün Dökmen

Hubb-ı câh nedir?

Hubb-ı câh, şeytanın kalbe bulaştırdığı bu yedi hastalığın en masum görüneni, en sinsi ve hızlı büyüyeni, bu nedenle de galiba en tehlikelisi. Kabaca “makam sevgisi” diye çevrilen hubb-ı câh’taki “câh”, aslında “dünyevî menfaat, üstünlük ve itibar, insanların teveccühüne mahzar olmayı sağlayan şey” demektir. Böyle bir itibar genellikle idari, siyasi, ilmi bakımdan yüksek bir mevkide bulunmakla kazanıldığından, câh, zamanla “mevki, makam, rütbe” anlamına kullanılır olmuştur. Nitekim bazı kaynaklarda hubb-ı câh yerine, “yönetme, baş olma, liderlik tutkusu” anlamına gelen “hubb-ı riyâset” tabiri tercih edilir. Bu tabirlerdeki “hubb” kelimesiyle de “bir şeye ölçüyü kaçıracak tarzda ihtirasla yönelme”nin kastedildiğini söyleyip hubb-ı câh’ı şöyle tanımlayalım: Sırf insanlar nazarında itibar kazanmak, uhrevî olmayan menfaatler elde etmek için bir mevki ya da makama gelmeyi istemek, bunun için her yolu mübah görmek. Hubb-ı câh, “zühd” dediğimiz, “insanı Allah Tealâ ile meşgul olmak...