Ana içeriğe atla

Hayırlı Cumalar....

"Dünya pazarının sermayesi altındır.
Öte âlemin sermayesi ise;

Aşk ve daim nemli iki göz
Gönlüm bağdır, gözüm bulut.
Bulut ağladı mı bağ yeşerir.
Mum gibi yaş dök ki gönül evin aydınlansın..."


Hz. Mevlana

Yorumlar

Polat Onat dedi ki…
Blogunuzu ilgiyle inceledim,
faydalı bir çalışma, tebrik ederim. Benim bloguma yapmış olduğunuz yüreklendirici yorum beni çok sevindirdi. Selam ile...
F.Zehra (2563) dedi ki…
Bu mesleğin sizin gibi yön gösterici,işini muhabbetle yapan öğretmenlere ihtiyacı olduğu için samimiyetle yazdım içimden geçenleri Rabbim hayırlı hizmetlerde daim etsin varlığınızı.Bizden de selam ve dua ile..
BEN GELDİM TESADÜF GÖRDÜM PAŞA SOFRASINDAKİ ÇİKOLATA SOSLU İRMİK TATLISIMA YORUM YAZMIŞSINIZ...
HOŞ GELDİN SEFA GETİRDİN CANIM...
ÇOK HOŞ BLOK OLMUŞ
BANA DA BEKLERİM:)
F.Zehra (2563) dedi ki…
Ne hoş bir tevafuk olmuş ben o mesajı Paşasoframa yazmıştım ama tatlı sizinmiydi..Diyorum ya blogspotta acemiyim biz blogcu mağduruyuz hala bocalıyoruz buralarda :) Teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için tabiki gelirim.Muhabbetle...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Elhamdülillah Alâ Külli Hal

" Elhamdülillah Alâ Külli Hal - Her Halimiz İçin Allah'a Hamdolsun" SEN'den gelene, gelmeyene; Ne şekilde belirlemişsen kaderime, bu oyundaki biçtiğin rolüme, yürekten kocaman bir EYVALLAH ! .. Hz.Mevlana (ks)  

Kıymet Bilene

"Sevdiğin şeylerin sorumluluğunu almazsan, onları kaybedersin..."  Üstün Dökmen

Hubb-ı câh nedir?

Hubb-ı câh, şeytanın kalbe bulaştırdığı bu yedi hastalığın en masum görüneni, en sinsi ve hızlı büyüyeni, bu nedenle de galiba en tehlikelisi. Kabaca “makam sevgisi” diye çevrilen hubb-ı câh’taki “câh”, aslında “dünyevî menfaat, üstünlük ve itibar, insanların teveccühüne mahzar olmayı sağlayan şey” demektir. Böyle bir itibar genellikle idari, siyasi, ilmi bakımdan yüksek bir mevkide bulunmakla kazanıldığından, câh, zamanla “mevki, makam, rütbe” anlamına kullanılır olmuştur. Nitekim bazı kaynaklarda hubb-ı câh yerine, “yönetme, baş olma, liderlik tutkusu” anlamına gelen “hubb-ı riyâset” tabiri tercih edilir. Bu tabirlerdeki “hubb” kelimesiyle de “bir şeye ölçüyü kaçıracak tarzda ihtirasla yönelme”nin kastedildiğini söyleyip hubb-ı câh’ı şöyle tanımlayalım: Sırf insanlar nazarında itibar kazanmak, uhrevî olmayan menfaatler elde etmek için bir mevki ya da makama gelmeyi istemek, bunun için her yolu mübah görmek. Hubb-ı câh, “zühd” dediğimiz, “insanı Allah Tealâ ile meşgul olmak...