Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SOHBET

Mesnevi-i Şerif’te nakledildiğine göre bir kimse Şuayb a.s.’a şöyle dedi: “Allah Tealâ bende pek çok günah ve kusur gördüğü halde beni hiç azarlamıyor.” Hak Tealâ, Şuayb a.s.’ın gönlüne şöyle hitap etti: “Ey ben bu kadar günah işledim de Allah beni azarlamıyor diyen kimse! Allah seni muaheze edip duruyor ama sen farkında değilsin. Kalbinde günahlar üst üste yığılmış, gönül gözün kör olmuş. Dumanın kara tencere üzerinde izi görünmediği gibi senin de kararan kalbin Allah’ın kınamasını duymuyor. Allah seni çok ikaz edip günahlarını haber verdi ama sen bu yüzden anlamadın.” Hazreti Mevlâna k.s. sonraki beytinde şöyle buyuruyor: “Demirci zenci olursa, ocağın dumanı yüzünde iz bırakmaz. Sen zenci gibi olmuşsun da, günahlarının dumanı yüzünün karasında görünmediği için ikaz edilmediğini zannediyorsun. Eğer ak yüzlü olsaydın, elinin karalarını yüzüne sürdüğün zaman çoktan siyah izler belli olurdu. Ey günahlarından yüzü kararmış adam! Sen bundan dolayı anlamıyorsun. Eğer yüzünü Hakk’a ç

~NASİHATLER~

Câfer-i Sâdık k.s. hazretleri, oğlu Musa Kâzım k.s. hazretlerine şöyle nasihat etmiştir: “Ey oğul! Kendi rızkına razı ol. Kendi rızkına razı olan kimse başkasına muhtaç olmaktan kurtulur. Başkasının malına göz dikme. Başkasının malına göz diken kimse fakir ve yoksul olarak ölür. Allah’ın taksimatına razı ol. Allah’ın taksim ettiği rızka razı olmayan, yüce Allah’ı töhmet altında bırakmış olur. Her daim kendi kusurlarını büyük gör. Kendi kusurlarını küçük gören kimse, başkalarının kusurlarını büyük görür. Başkasının gizli bir halini açığa vurma. Başkasının gizli bir durumunu açığa çıkaran bir kimsenin evindeki gizli şeyler mutlaka açığa çıkacak ve herkesçe bilinecektir. Kardeşi için kuyu kazan, kazdığı kuyuya kendisi düşer. Ahmaklar arasında bulunan horlanır, alimler arasında bulunan hürmet görür. Ey oğul! İnsanlara kızmaktan çok sakın, aksi halde onlar da sana kızarlar. Boş iş ve sözlere bulaşma. Aksi halde aşağılanırsın. Ey oğlum! Lehinde de aleyhinde de olsa

Cennetin Kokusunu Bile Alamayacaklar !

Ebu Hureyre’nin Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellemden rivayet ettiği bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur:  “Cehennem ehlinden iki sınıf var ki, henüz onları görmedim. (Biri) sığır kuyrukları gibi kamçılarla insanları dövenlerdir. Diğeri de, giyinik, fakat çıplak olan, salınarak veya kibirlenerek yürüyen, öteki kadınlara da kendileri gibi olmayı telkin eden ve başları deve hörgücüne benzeyen kadınlardır. Onlar cennete girmeyecekler, onun kokusunu bile alamayacaklar. Hâlbuki onun kokusu şu kadar ve şu kadar mesafeden hissedilir.”  (Müslim: Cennet, 52) Benzerlerine başka hadis kitaplarında da rastladığımız bu hadis-i şerifin Arapça aslı, çok özlü ve edebi olup, farklı şekillerde açıklanabilmektedir. Mesela “giyinik üryan kadınlar” diye tercüme edebileceğimiz “kasiyâtün ariyatün” ifadesi, özlü ve birçok manayı düşündürebilecek, edebi bir ifadedir.  Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellemin, bu kadınların halini, böyle özlü ve üstü kapalı bir ifade ile işaret edip bırakmış

~Sohbetle İrşad~ “Sadık kullarımla beraber olun!”

"...Nakıs olanlar, kamil insanlara baka baka önce  noksanlıklarını görürler. Sonra güzelin ne olduğunu öğrenirler. Peşinden iyiliği sever, iyi insan olmaya niyetlenirler. Güzel olan çeker, kuvvetli olan etkiler. İnsan fıtratı gördüğüne meyleder. İyileri gören kimsenin kalbinde iyi duygular yeşerir, kötülerle oturup kalkanın içinde ise kötülükler beslenir. Göz gönlün penceresidir, k ulak kalbin habercisidir. İnsan devamlı gördüğü ve işittiği şeylerin esiridir. Bunun için Cenab-ı Hak, “Sakın zalim ve günahkar kimselere yaklaşmayın, yoksa size de ateş dokunur.” (Hud/113) buyurarak, kötülerle aynı mecliste olmak bir yana, onlara yakın olmanın bile nasıl kötü sonuç vereceğine dikkat çekmiştir. “Kalpleri birbirine benzedi” (Bakara/118) ayeti de aynı fikri paylaşan ve aynı atmosferde yaşayan insanların benzer tavırlar sergilediğini göstermektedir. İlahi sevgi ve güzel ahlakı elde etmek için Yüce Rabbimiz en kısa yolu şöyle gösteriyor: “Sadık kullarımla beraber olun!” (Tevbe/1